PROLOTERAPİ
Zayıflamış, aşınmış, yıpranmış, hasarlanmış, gevşemiş ve gücünü kaybetmiş tendon, ligament ve eklemlere hücre ve doku yenileyici (proliferatif) ve irritan (tahriş edici) olan çözeltilerin (dekstroz veya mannitol; her ikisi de doğal şekerden elde edilmiştir, lidokain-lokal anestetik) enjeksiyonu ile bu dokularda yenilenme, çoğalma oluşturarak bu dokuların yenilenmesini ve eski gücüne kavuşmasını hedefleyen bir tedavi yöntemidir.
Enjekte edilen solüsyonlar eklemde, tendonların kaslarla birleşme yerlerinde, tendonların ve ligamentlerin kemiklere yapışma yerlerinde enflamasyon (yangı) oluşturarak bu dokuların yenilenmesini ve güçlenmesini sağlar. Bu süreç vücudun iyileştirici mekanizmalarını harekete geçirir. Tendon, ligament ve kıkırdaklarda yenilenme meydana gelir. Bunu takiben eklem, tendon, ligament ve kaslarda gelişen ağrılı durumlar tedavi edilir.
Hastanın ve hastalığının durumu kaç seans uygulanacağını belirler. Hastanın yaşı, kilosu ve hastalığın süresi, hasarın büyüklüğü ve derecesi, diyabet, hipotiroidi, metabolik sendrom, obezite, sigara ve alkol kullanımı gibi ilave problemlerin olması iyileşme süresini uzatır. Çoğu hasta için 4-6 seans yeterlidir, bazı hastalar 1-2 seansta anlamlı düzelmeler gösterirken bazı hastalarda sonuç almak için 8-10 seanslık uygulamalar gerekebilir.
Enjeksiyonlar 3-4 haftada bir yapılmakta fakat tedavinin seyrine göre bu süreyi 2 haftaya kadar kısalabilir ya da 6-8 haftaya kadar uzayabilir. Seans süresi enjeksiyon yapılacak alanın büyüklüğüyle doğru orantılı olarak artar. Örneğin bel proloterapisiyle dirsek proloterapisi aynı sürede yapılmamaktadır.
Proloterapi enjeksiyonlarında kullanılan ilaç veya solüsyonlar nelerdir?
Proloterapide kesinlikle KORTİZON kullanılmaz. Hipertonik dextroz ya da mannitol solüsyonları (doğal şekerden elde edilen değişik yoğunluktaki sıvılar) kullanılmaktadır.
Proloterapi ile başarı oranı nedir?
Hasta sabırlı olup doktorunun da tavsiyelerine uyduğu takdirde başarı oranı %70-80 dir. Bu başarı oranı bel fıtığı, diz kireçlenmesi vs. gibi kronik, tedavisi zor ve ağır hastalıklar göz önüne alındığında oldukça iyi sayılır.
Proloterapinin yan etkileri
Proloterapide sık görülen yan etkiler enjeksiyon bölgesinde ağrının artması (aslında beklediğimiz ve istediğimiz bir durumdur), morluk, şişlik, sertlik, grip benzeri semptomlar, baş ağrısı gibidir. Bu yan etkilerin hastaya bir zararı yoktur ve zamanla kendiliğinden geçer. Ciddi yan etkiler ise çok nadiren görülür.
İyileşme süreci
Proloterapide iyileşme süreci hastanın ve hastalığın durumuna göre değişir. İyileşme sürecini etkileyen faktörler; hastanın yaşı, kilosu, ek hastalığının olup olmaması (Diyabet , hipotiroidi vs.) ,alkol-sigara kullanımı, hastalığın kronikliği-süresi, hastalığının ağırlığı, hastanın vücudunun iyileştirme kapasitesi, tedavi yapılan eklemin büyüklüğü, tedavi yapılan eklemin yük taşıyıp taşımaması gibidir.İlk seans uygulandıktan ortalama 3 hafta sonra klinik düzelme görülmeye başlanır. Bazı hastalarda yukarıda bahsettiğimiz nedenlerden dolayı birkaç seans uygulandıktan sonra iyileşme görülmeye başlanabilir.Proloterapide bazı hastalarda ilk seanslarda ağrılarda zaman zaman artma ve azalma periotları görülebilir, endişelenecek bir durum yoktur.Tedavide başarılı olunduğu taktirde ( Başarı oranı %70-80’dir) ilerleyen seanslarda ağrılar hızla azalacaktır.
Proloterapinin uygulanabileceği hastalıklar
- Eklem gevşeklikleri ve güç kaybı (laksite)
- Tendinit ve ligamentit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik ağrılar)
- Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı üreten organlarda inflamasyon)
- Artroz (eklem kireçlenmeleri, aşınma ve eskimeler)
- Kas ve tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
- Baş ağrıları
- Bel ağrıları( fıtık, kireçlenme)
- Boyun ağrıları (fıtık, kireçlenme)
- Sırt ağrıları (fıtık, kireçlenme)
- Omurgada, göğüs kafesinde ve kaburgalarda geçmeyen kas ve ligament ağrıları
- Topuk dikeni ve plantar fasiit
- Ayak bileği, el bileği burkulmaları sonrası geçmeyen ağrılar
- Koksigodinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
- Osteitis pubis
- Diz ağrıları (kondromalazi, kireçlenme, menisküs, ligament hasarı)
- Tenisçi ve golfçü dirseği (epikondilit)
- Morton nöroması.
- Spondilolistezis (bel kayması)
- Karpal Tünel Sendromu.
- Avasküler nekrozlar (kemik dokusunun yetersiz kanlanması nedeniyle nekroze olması)
- Donuk omuz.
- İmpingement sendromu.